CHP’li büyükşehir belediye başkanları, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in davetlisi olarak İzmir’de bir araya geldi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Başkan Soyer, tek başına Ankara’da alınan kararların yerel sorunların çözümüne katkı sağlamayacağını söyledi.
Türkiye’nin CHP’li on büyükşehir belediye başkanı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in ev sahipliğinde İzmir’de buluştu. Yerel yönetimlerin sorunlarına ortak çözüm yolları bulmak ve fikir alışverişinde bulunmak için düzenli yapılan toplantıların ikincisinin açılışını İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer yaptı. Çalıştayın açılış konuşmasına Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’e ve geçtiğimiz hafta Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na yapılan fiziksel saldırıları kınayarak başlayan Başkan Soyer, “Kadın belediye başkanlarına dönük bu saldırılar kadınların siyasetteki rolünü kabul edemeyen eril bir aklın, erkek şiddetine dönüşen uygulamalarıdır. Bu ve benzeri saldırılar kadınların özgürlüğünü, yaşamın her alanındaki varlığını ve öncü rolünü engellemeye çalışan ataerkil bir aklın korkakça şiddetidir. Biz her şiddeti reddetmekle beraber, özellikle kadınların sözlerini susturmaya, onların rolünü engellemeye, onlar üzerinde baskı ve şiddet kurmaya çalışan bu zihniyetle mücadelemizi her alanda devam ettireceğiz. Çünkü her şey kadınla değişiyor. Çünkü yaşamı kadınlar yaratıyor” dedi.
“Yerel yönetim paketi için davet bekliyoruz”
Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile gerçekleşen büyükşehir belediye başkanları toplantısına da değinen Başkan Soyer, “İki ay önce cumhurbaşkanımızın davetiyle büyükşehir belediye başkanları olarak Ankara’ya gitmiştik ve orada hazırlanan yerel yönetim paketi ile ilgili de bir komisyon tespit edilmişti. Yaklaşık iki ay geçti, bu komisyona davet edilmedik ve sabırsızlıkla bekliyoruz. Hazırlanan bu çalışmalarda büyükşehir belediye başkanlarımızın da yer almasını ve yerel yönetim paketinin hazırlanmasına katkıda bulunmasını bekliyoruz. Biz her halükarda büyükşehir belediye başkanları olarak bu ve Türkiye için hayırlı olduğuna inandığımız çalışmaları sürdüreceğiz” dedi.
Toplum yönünü “yerele” döndü
Konuklarını İzmir’de ağırlamaktan büyük mutluluk duyduğunu ve Büyükşehir belediye başkanları olarak bir araya gelmenin, deneyimleri paylaşmanın çok önemli oluğunu vurgulayan Başkan Soyer, “Yönettiğimiz şehirlerin toplam nüfusu, yaklaşık 40 milyon kişiye, yani ülkemizin yarısına tekabül ediyor. Bu durum, omuzlarımızdaki yükün ağırlığını artırmakla beraber, bizleri seçen vatandaşlarımızın sorunlarına, ortak çözüm üretmemizi de zorunlu kılıyor. Halkımız son seçimlerde, sadece yaşadığı şehri yönetecek belediye başkanını seçmedi. Bununla birlikte hakim siyasi dile, kutuplaştırma, ötekileştirme söylemlerine ve ekonominin gidişatına ‘dur’ demek istedi. Farklı düşüncelere tahammül edemeyen, karşısındakinin haklarına saygı göstermeyen yaklaşımların yerini demokratik bir ortamın, uzlaşmanın ve barış dilinin alacağı bir alternatif yaratmak istedi. Elbette ki altyapı, yol, su, imar ve diğer kentsel hizmetler, halen temel görevimiz. Ancak bunun ötesine geçmemizi bekleyen ve yapacağımız her çalışmada, sarf ettiğimiz her sözde, yönünü yerel yönetimlere, yani bize dönmüş bir toplum var” diye konuştu.
Katı, merkezi yaklaşım sorunları arttırıyor
Halk gözünü yerele dönmüş iken ne yazık ki daha da katılaşan bir merkezi anlayışla karşı karşıya olduklarını belirten Başkan Soyer, son günlerde gündeme gelen, boğazın kültürel ve tarihi değerlerini korumayı amaçlayan Boğaziçi Kanunu’nun değiştirilmesine de değinerek “İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyelerinin yetkilerine son veren ve boğazı imara açacak taslak düzenleme bunun kanıtı niteliğinde. Ankara’da alınan karar ve tüm politikaların olumsuz sonuçlarının yansıdığı yerellerin zaten kısıtlı olan yetkilerinin bile alınması, merkezi idarelerin ve siyaset kurumunun, artık sorunlara cevap vermekten gittikçe uzaklaştığını gösteriyor. Yetki paylaşımını, güçler ayrılığını kabul etmeyen, katı bir merkezi yaklaşım, sorunların katmerleşmesinin en temel sebeplerinden biridir” dedi.
Halk karar süreçlerine katılmalı
Toplumun değiştiğini, bu değişimin siyaset kurumuna göre çok daha hızlı gerçekleştiğini dile getiren Başkan Soyer, demokrasiyi gerçek anlamda yaşama geçirmek gerektiğine vurgu yaparak, “Türkiye’deki sorunların hemen hepsi, geniş uzlaşmalar üretmeden çözülemeyecek noktalara gelmiş durumda. Bu sebeple demokrasiyi, sadece seçimlerden ibaret gören anlayışı, yapacağımız uygulamalarla değiştirmek, yerel siyasetin ve onun temsilcileri olarak bizlerin en temel görevlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Halkın karar süreçlerine katılımını, söylemden öteye taşımamız ancak ve ancak sorunun bizzat muhataplarını, bu süreçlere dahil ederek ve müşterekler kurarak mümkün. Aksi durumda çözdüğümüzü sandığımız sorunlar, büyüyerek devam eder” şeklinde konuştu.
Sorunların çözümü için harekete geçmeliyiz
Halka en yakın yerde kamusal hizmet sunan ve siyasi sorumluluk taşıyan yerel yönetimlerin sorunların çözümleri için çok daha cesur, çok daha kararlı adımlar atması gerektiğini dile getiren Başkan Soyer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Alevilerin cemevi talebini, Kürtlerin anadilinde kamusal hizmet isteğini, Romanların kültürlerini yaşatacağı alanları, Suriyeli sığınmacılar meselesini, engellilerin sosyal yaşamda yaşadığı zorlukları, kadın özgürlüğünü, işsizliği, yoksulluğu, barışı ve onlarca farklı toplumsal sorunun çözümünü sadece Ankara’nın insafına ve tasarrufuna bırakacağımız aşamayı geçtik. Toplum, geçmiş alışkanlıklarımızdan kurtulmamızı, mevcut siyasi, kamusal yaklaşımları değiştirmemizi ve dönüşüme öncülük yapmamızı talep ediyor. Ülkemizin yarısının yaşadığı şehirlerin belediye başkanları olarak burada, İzmir’deki bu buluşmamızın bu hususlarda tartışmalar yürüteceğimiz bir zemine dönüşeceğinden şüphem yok. Buluşmalarımızın kapsamlı değerlendirmelerle, sorunlarımıza ortak bir akılla çözüm geliştirebileceğimiz ve yeni bir yerel yönetim anlayışını geliştirebileceğimiz fırsatlar yaratacağına yürekten inanıyorum”.
Başkan Soyer’in konuşmasının ardından on büyükşehir belediye başkanı, “Medyada alternatif kanallara ihtiyaç var mı?”, “Ortadoğu, Dünya ve Türkiye Siyaseti”, “Büyükşehir Belediyelerinde Kır ve Kent ilişkileri”, “Tarımda Ortak Çalışma Stratejileri”, “Akıllı Kentler,. Deprem, Altyapı, Ulaşım, Yerel Yönetimde Sosyal Politikalar” konularında fikir alışverişinde bulunmak üzere basına kapalı gerçekleşen toplantılarına başladı.
